Gizli Kahramanlar
Eğitim Bir-Sen Sendikası, hafta sonu üyelerini öğle yemeğinde ağırladı
Eğitim Bir-Sen Sendikası, hafta sonu üyelerini öğle yemeğinde ağırladı. Yok, yok, bu yanlış bir ifade oldu. İşin doğrusu AK Parti'nin ileri gelenleri tarafından verilen yemekte sendika üyesi öğretmenler ağırlandı. Fotoğrafı objektif kurallar çerçevesinde okuduğumuzda verilen yemeğin sendika üyelerine taltif amaçlı olduğu söylenebilir. Her ne kadar sendikaya üye öğretmenlerin siyasetin içerisinde olmalarında yasal engeller olmasa da bu şekli ile bir organizasyon çokta etik algılanmamıştır.
Yemek sonrasında sponsorların isimleri okunmamış olsaydı herkes yemeğin sendika tarafından verildiğini yalanına inanacaktı. Çünkü herkes gibi basın mensuplarına da yemeğin sendika tarafından verildiği bildirildi. Tabloyu gördükten sonra haklı olarak sendika tarafından verilen yemeğe diğer partilerin neden çağrılmadığını sorduğumuzda ise onların da yemeğe davet edildiklerini ancak siyasilerin davete icabet etmedikleri söylendi.
Hani derler ya yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış, işte bu durumu birebir o gün yaşadık. Zira herkes yemeğin sendika tarafından verildiğine inanmışken yemeğe Akın Yılmaz ve İrfan Demir'in sponsor olduğu anonsu yapıldı. İşte bu noktada işin rengi de kendiliğinden değişmiş oldu. Böylece bir siyasi partinin sendikalı da olsa öğretmenler için etkinlik düzenlediği kendiliğinden ortaya çıkıverdi.
Her ne söylense AK Partililere kar etmiyor. Bu kural tanımamasızlık bana karganın yavrusuna öğüdünü hatırlattı. Karga uçma zamanı gelen yavrusuna nasihatte bulunur:
-Bak yavrucuğum, çiftçi tarlasını sürerken arkasında yürüyerek topraktan çıkan böcekleri toplayabilirsin lakin adam yere eğilip taş almaya kalktığında zaman kaybetmeden hemen uçup uzaklaş. Yoksa bu senin sonun olabilir.
Annesinin nasihati bitince yavru karga annesine şöyle sorar:
-Anneciğim, şayet çiftçi yere eğilip taş almak yerine daha önceden cebine koymuş olduğu taşı atmaya kalkarsa ne yapmalıyım?
Anne karga yavrusunu şu sözlerle taltif eder:
-Yavrum sen öğüdü yuvadan almışsın, sana bir şey olmaz, gönlünce uçabilirsin!
AK Parti artık kural tanımıyor, bu nedenle ne söylense boş. Her olumsuzluğa bir kulp bulmakta oldukça ustalaşan yönetim kadrosu, siyasetin bulaşmaması gereken kurumları da camiasına katmanın uğraşı içerisinde. Aslında buna uğraşta denmez. Körün istediği bir göz, Allah vermiş iki göz. Öğretmenlerin bir çoğu seçim yorgunluğunu yemek programları ile atmaya çalışıyor. Bundan daha doğal ne olabilir, ne söylenebilir ki?
Aklıma Tevfik Fikret'in "Han'ı Yağma" şiirinden iki mısra geliverdi:
Yiyin efendiler, yiyin, bu doyumsuz sofra sizin,
Doyuncaya, aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yiyin!”
Daha sonra organizasyona diğer siyasi parti temsilcilerinin davet edilmediği bilgisine ulaştım. Bizler de çağrılmamıştık. Sadece Kaymakamlık tarafından tarafımıza iletilen mesajı dikkate alarak programa katıldık. Programın seyrinde etkili olanlar, Kaymakam'ın katıldığı programlardan basını haberdar ettiği detayını gözlerinden kaçırmışlar. Sanıyorum ki yemeğin AK Parti tarafından verildiğini bilmiş olsaydı Kaymakam bu yemeğe iştirak etmediği gibi bizler de bu tabloya tanık olmazdık.
Milli Eğitim Müdürü Tahsin Nalbant'ın organizasyonun içeriğinden haberdar olduğunu düşünemiyorum. Şayet yemeğin AK Parti tarafından verildiğini bilerek bu organizasyona iştirak etmişse bu husus bir başka soru işareti olarak hafızalarda yer bulacaktır. .
Bir kasım seçimleri sonrasında İlçe Başkanı Salih Bezgin iki ayrı programda 'gizli kahramanlardan' bahsedip seçimin, onların sayesinde kazanıldığını ifade etmişti. Salih Bezgin'in gizli kahramanlar diye nitelendirdiği kesim sanırım Eğitim Bir-Sen üyesi öğretmenler olsa gerek. Şayet Bezgin'in gizli kahramanlar diyerek taltif ettiği muhteşem güç Eğitim Bir-Sen üyesi öğretmenler ise onlara sadece bir öğün yemek yedirmenin devede kulak bir ödül olduğunu söylemeyi kendime bir borç bilirim.
Admin