Güncel
Giriş Tarihi : 09-05-2019 23:57   Güncelleme : 09-05-2019 23:57

Vaatlerin Acı Reçetesi

Vaatlerin Acı Reçetesi
Başkan Mustafa Çetin'e hayırlı olsun ziyaretlerinin ardı arkası bir türlü kesilmiyor. Bir kere gidenler bir daha gidebilmek için randevu almaya çalışırken hiç gidemeyenler ise asansörde ya da makam odası önünde sıra bekliyor. Tabi bu yoğunluk biraz sevgi, aşırı derecede de beklentiden kaynaklanıyor. Kapıdan girip ve çıkanlar bana bir Bektaşi fıkrasını hatırlattı. Mezarlığa yakın bir yerde bağdaş kurmuş şarabını yudumlayan bir Bektaşi'nin önünden bir cenaze alayı geçer. Baba erenler merak edip geçmekte olanlardan birine sorar: -Efendi kim bu rahmeti rahmana ulaşan kardeşimiz? Adam cevap verir: -Esad Efendi kardeş. Dün akşam ansızın rahatsızlanıp ölüverdi. Biraz sonra başka bir cenaze daha görünür. Bektaşi merak edip yine kim olduğunu sorar. Tabutun arkasında yürüyen biri: -Udi Ali Efendi, sizlere ömür. Erenler şarabını yudumlamaya devam ederken başka bir cenaze görünür. Aynı semtte oturduğu için herkesi tanıyan Bektaşi, merakını yenemeyip önünden geçen birine sorar: -Bu da kim? -Gazelhan Sefad Efendi. Aradan fazla bir vakit geçmez ve kalabalık bir gurubun omuzlarında Darbukacı Hazım’ın cenazesinin geçtiğini gören Bektaşi şarabından okkalı bir yudum daha çektikten sonra şöyle der: -Oh oh desenize bu akşam Cennette cümbüş var..! Başkanın sevilmesi güzel bir şey. Ancak bu kadar yoğun sevgi sanırım işlerin aksamasına, Başkanın sağlıklı düşünememesine neden oluyordur. Sevginin de ilaç gibi bir dozu olduğu, fazlasınınsa faydadan çok zarar vereceği göz ardı edilmemelidir. Ancak suistimal edilen sadece bu değil. Bir de minnet borcu hissini değerlendirmeye çalışanlar var. Partili, partisiz, göçmen, Anadolulu, meclis üyesi ve de yakın çevre mensupları. Pek çok kişi beklentilerinin karşılanması, verilen sözlerin yerine getirilmesi ve Belediyede işçi, memur kıyımı yapılmasını bekliyor. Seçim sürecinde nasıl bir strateji işletilmişse şimdi pek çok kişi o yol haritasının gereklerinin yerine getirilmesine odaklanmış bekliyor. Oysaki altı üstü 180 personelli bir belediye. Taşoren sayısı da belli. İş akdi, yasal haklar da malum. Şimdi bütün bu gerçekleri bir kenara itip Kapaklı'da yeni bir dünya nizamı kurmak, değil belediye başkanı, hiç bir siyasiye tanınmış bir hak değildir. Beklentiler karşılanamayacağına göre, vaziyet lisanı hal ile etrafa  anlatılmalıdır. Kopmalar, karşı duruşlar, insafsızca eleştiriler ve daha pek çok aykırı sesler elbette ki yükselecektir. Bu, idarecinin savrulmadan dönemeçleri tırmanışı, pervasızca vaatlerde bulunmanın acı bir reçetesidir..!    
AdminAdmin