Güncel
Giriş Tarihi : 19-01-2017 17:39   Güncelleme : 19-01-2017 17:39

MÜJDELER OLSUN VEKİLLER GELİYOR

Artık Kapaklı'da ki meselelere iktidar milletvekilleri cephesinden bakmanın mantıklı olacağını düşünmüyorum

MÜJDELER OLSUN VEKİLLER GELİYOR
Artık Kapaklı'da ki meselelere iktidar milletvekilleri cephesinden bakmanın mantıklı olacağını düşünmüyorum. Çünkü Milletvekillerinin akıbeti belli değil. Ancak kendi meselelerine çözüm aramaktan vakit bulabilirlerse Kapaklı'nın sorunlarına eğilebilirler. Bu da bu günkü şartlarda imkansız. Seçimler öncesinde Ayşe Doğan ve Metin Akgün  çok fazla inandırıcı olmasalar da, Mustafa Yel, ümitlerin odağına oturttuğumuz milletvekili idi. Ancak ne gariptir ki seçim sonrasında adamın yüzünü göremez olduk. Sakın Ankara  demeye kalkmayın..! Çünkü bu adamlar Ankara'da da varlık gösterebilmiş değil. Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir kere söz alıp konuştuklarına şahit olmadım. Zaten konuşabilmiş olsalardı, azda olsa Tekirdağ'a; bu vesile ile Kapaklı'ya da bazı hizmetler gelmiş olurdu. Partili okurlarım sürekli iktidar partisini eleştirdiğimi düşünüyor olabilirler. Ancak bu doğru değil. Zira aradan iki yıl geçmesine rağmen iktidarın Kapaklı'ya hizmet getiremediğine hep birlikte şahit olduk. Keşke onlar hizmet getirmiş olsa, bizler de yazmış olsaydık. Bununla ovunur, gurur duyardık. Bir toplantıda sorduğum sorunun cevabını kaçamak ifadelerle vermeye çalışan  Ayşe Doğan, salonun dışında baş başa kaldığımızda "Bütün hizmetleri bir anda yaparsak nazar alırız" demez mi? Allah aşkına Vekil Hanım, beni de kolayca kandırdığın seçmenlerden biri mi zannettin. İnsanları umursamamakta, aptal yerine koymakta hiç mi insafın yok. Hangi hizmetinize nazar göz değecekmiş, lütfedip söyler misiniz? Yazık demekten başka kelime bulamıyorum. Keşke bu yazık kelimesinin ne manaya geldiğini hep birlikte anlayabilmiş olsaydık. İşte o zaman insanoğlunun vaktinin paradan daha değerli olduğu, vakti çalmanın para pul çalmaktan farksız olduğunu daha iyi anlayabilirdik. Boş lakırdı ve vaatlerin insanımızı hiçe saymak olduğu bilincini kazanabilirdik. Ama her nedense bunun gerçekleşmesi imkansız.  Ancak saf insanların kanabileceği vaatlere inanan insanımız,  kendisini rüzgarın sürüklediği yönde görmekten onur duyuyor. Kimsenin geleceğe dair korku ve endişesi bulunmuyor. Bulunsaydı bol keseden vaatlerde bulunan vekillerden hesap sorar, onları vicdanının derinliklerinde yargılamayı bilirdi. Anayasa düzenlemesi ikinci turu da Meclisten geçmiş bulunuyor. Artık vekilleri sokaklarda, kahvehanelerde ve ev ziyaretlerinde görebileceğiz. İnsanımız Cennet'ten arsa almış gariban edasıyla yine vekilleri baş tacı edecek. Halk her zaman olduğu gibi sus pus kesilirken vekiller işkembei kübradan palavralar sıkacak. İşin açıkçası bu komedilere tanık olurken mazlum ve mazbut insanımızın küçük düşürülmesine dayanamıyorum. Hele hele insanların manevi duygularını depreştirerek siyasi rant elde eden, sözünde durmayan ve halkı tanımayan milletvekillerinin bu hali ise hiç dayanılır gibi değil.
AdminAdmin