Advert

Uykunun beyin sağlığına etkileri

İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, uykunun önemi ve uykunun beyin sağlığı üzerine etkileri konusunda değerlendirmede bulundu. Bilgin Topçuoğlu, Uyku bozukluklarından kaynaklanan yetersiz uyku, ciddi tıbbi, nörolojik ve psikiyatrik sorunların ortaya çıkışını kolaylaştırmaktadır” dedi.

Güncel - 15-03-2024 15:13 530 kez okundu.

Uykunun beyin sağlığına etkileri
Advert

Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, 17 Mart Dünya Uyku Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada uykunun önemi konusunda açıklamada bulundu.  Bir gecede 5 saatten az uykunun trafik kazalarını 4,5 kat artırdığına ilişkin çalışmalar bulunduğunu belirten Özgür Bilgin Topçuoğlu, “Yatağa yattıktan sonra 1 saat içinde uykuya geçilememişse yataktan kalkılmalı, sakin bir ortamda biraz vakit geçirip tekrar yatağa dönülmelidir” ifadelerine yer verdi.

HAYATIN ÜÇTE BİRİ UYKUDA GEÇİYOR

Uykunun insan hayatının üçte birini kapsadığını belirten Bilgin Topçuoğlu, “Uyku temel bir biyolojik fonksiyondur. Zihinsel ve fiziksel sağlığımızın her gün yenilenmesi için zaruridir” dedi. Uykunun tüm memelilerde; enerjinin korunmasını, sinir sisteminin gelişim ve onarımını sağlayan doğal bir süreç olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, “Uyku-uyanıklık döngüsünün ortadan kalkması ve uyku yoksunluğu santral sinir sistemi işlevlerini etkiler. Kişinin akademik ve mesleki performansının bozulmasına, iş yerinde artmış hata ve araba kullanırken artmış kaza riskine neden olur” uyarısında bulundu.

“KAZA RİSKİNİ 4,5 KAT ARTIRIYOR”

Yetersiz uyku ile dikkat, tepki verme süresi, bellek ve motivasyonun bozulabileceğini kaydeden Topçuoğlu, “24 saat uykusuz kaldıktan sonra bireyin performansının, alkol almış bireyin performansına benzediği tespit edilmiştir. Bir gecede 5 saatten az uykunun trafik kazalarını 4,5 kat artırdığı yapılan çalışmalarda bildirilmiştir. Uykululuk ve uykuyla ilgili nedenler, trafik kazalarının yüzde 20’sini oluşturmaktadır” dedi.

“BÜTÜN SİSTEMLERİ ETKİLİYOR”

Topçuoğlu, uyku bozukluğu konulu açıklamasının devamında şu cümlelere yer verdi: “Uyku bozukluklarından kaynaklanan yetersiz uyku, ciddi tıbbi, nörolojik ve psikiyatrik sorunların ortaya çıkışını kolaylaştırmakta ya da var olan semptomlarını şiddetlendirmektedir. Uzun süreli uykusuzluğun; vücut ısısı kontrolünde, beslenme ve metabolizmada, bağışıklık sisteminde ve düzenleyici diğer sistemlerde bozulmaya yol açtığı bilinmektedir.”

“UYKU KALİTESİNİ BOZUYOR”

Topçuoğlu, açıklamasına şöyle devam etti: “Sağlıklı uyku, tanımlanmış 100’den fazla uyku bozukluklarından herhangi birine sahip olmayan uykudur. İyi uyku için bireyin yaş grubuna uygun belli bir süre uyuması gereklidir ancak yeterli değildir. Sık uyanma, horlama, hafif uyanmalar, uykuda nefessiz kalma, bacakların istemsiz ritmik hareketleri gibi sık görülen uyku bozuklukları uyku kalitesini bozarak kişiyi iyi uykudan uzaklaştırır.”

“UYKU İHTİYACI YAŞ GRUPLARINA GÖRE DEĞİŞİYOR”

Bireylerin uyku ihtiyacının yaş gruplarına göre değişkenlik gösterdiğini kaydeden Topçuoğlu, “Yenidoğanlar 24 saate yakın uyurken, ergenliğe yaklaştıkça uyku süresi kısalır. 15-50 yaş bireyler için ideal uyku süresi 7-8 saatken, 50 yaşından itibaren 5-6 saat uykunun bireyler için yeterli olduğunu biliyoruz” ifadelerini kullandı.

“SAĞLIKLI UYKU İÇİN”

Topçuoğlu, sağlıklı uyku için tavsiyelerini şöyle sıraladı: Sağlıklı uyku için öncelikle vücudumuzun biyolojik ritmine uyumlu davranmalıyız. Yani zorunlu durumlar dışında gece saatlerinde uyuyup gündüz saatlerinde uyanık kalınmalıdır. Yatılan odada televizyon, bilgisayar gibi cihazlar çalıştırılmamalı, uyku öncesi cep telefonu ile vakit geçirilmemelidir. Oda yaz, kış havalandırılmalı, ısı çok yüksek olmamalıdır. Yatak odası ve yatak dışında uyunmamalıdır. Mümkünse aynı saatlerde yatıp aynı saatlerde kalkılmalıdır. Yatağa yattıktan sonraki 1 saat içinde uykuya geçilememişse yataktan kalkılıp sakin bir ortamda kitap okumak, müzik dinlemek gibi sakin aktivitelerle biraz vakit geçirip tekrar yatağa giderek uyumak denenmelidir. Akşam saatlerinde koyu çay, kahve tüketimi, çikolata, şerbetli tatlılar, ağır yağlı yemekler gibi enerjiye dönüşecek besinlerin tüketiminden kaçınılmalıdır. Ilık tarçınlı süt ya da bir kâse tarçınlı laktozsuz yoğurt tüketimi insülin regülasyonuna yardım ederek uykuya geçişi kolaylaştırabilir.

 

Neler Söylendi?
DİĞER HABERLER
Küçüklerden büyük başarı

Küçüklerden büyük başarı

28-05-2024 - Güncel

‘Bilim Şenliği’

‘Bilim Şenliği’

28-05-2024 - Güncel