Cumhuri
yet Halk Partisi Kapaklı ilçe teşkilatı ikinci olağan kurulu geçtiğimiz hafta tamamlandı. Gerçekleştirilen kurulla birlikte sancılı sürecin atlatıldığı söylenemez. Çünkü geride kadın kolları yapılanması ve gençlik Kolları seçimleri var. Her ikisinin de sıkıntılı geçeceğini söyleyebiliriz.
İlçe kongresine dair izlenimlerim güzel bir demokrasi örneğinin yaşandığı yönümdedir. Bir çok kişi bunu, esen sert rüzgar, parti içi hesaplaşma ya da siyasi çatışma olarak değerlendirmiş olabilir. Ancak Eşref Kahraman adam gibi adam olmanın gereğini yaptı. Siyasetin öncelikli kazanımı olması gereken demokrasinin en güzel örneğini sergiledi. Riyakarca ifadeler yerine açık açık konuşmayı tercih ederek yeni bir çığır açtı.
Ne var ki Kahraman'ın demokratik olduğu kadar haklı olduğunu söyleyemiyorum. Çünkü delege seçimleri sonrasında olumsuzluk yaşanmadığı, etik kurallar çerçevesinde bir seçim yapıldığını ima eden kendisiydi. Aradan bir hayli zaman geçtikten sonra il ve ilçe başkanları tarafından kendisine listelerin verilmediğini, bir sandığın kısa bir müddetliğine ortadan kaybolduğu, parti içerisinde mevcut hegemonyanın bir başka oluşuma imkan tanımadığını söylemesi etik olmamıştır. Gönül isterdi ki bu isyanvari söylemlerini delege seçimleri öncesinde ya da sonrasında zaman geçirmeden hemen dile getirmiş olsaydı.
Şimdilerde benzer sıkıntı Kadın Kolları yapılanmasında yaşanmaya başlandı. Mevcut kadın Kolları yönetimi ortada bir neden yokken ve oldukça başarılıyken tasfiye edilmek isteniyor.
Kadın Kolları Başkanlığına getirilmek istenen kişiyi yönetim kadrolarında bulunan pek çok kişi tanımıyor. Başkan Mandalı ve Nalan Çolak'ın dayatması ile oluşturulması düşünülen Kadın Kolları Teşkilatı böyle bir durumda partiye hiçbir şey kazandıramayacaktır.
Eğri oturup, doğru konuşmak gerekirse hem genel seçimler hem de referandum sürecinde şayet bir zafer elde edilmişse Kapaklı Teşkilatı bunu üç beş kadının olağanüstü çalışmasına borçludur. En fazla fedakarlık yapılması gereken bir zamanda Başkan yurt dışında, Kenan Seçkin Kabe-i Muazzam'da, Nalan Çolak, Muzaffer Yıldıran ve Ender Dubaz'ın dışındaki meclis üyeleri de dinlence mekanlarında güneş banyosu yapmaktaydı. Kapaklı'yı baştan sona dolaşan, kapı kapı gezerek broşür dağıtanlar şimdilerde pabucu dama atılmak istenen kadınlardı.
Oturmak istediği koltuğu kaybedenlerin partiye ne kadar yakın olduklarının muhasebesi yapılmalıdır. Ne genel seçimler ne de referandumda bir kere olsun ortalıkta görünmeyen sözde partililere mevcut Kadın Kolları yönetimi kurban edilmemeli. Günümüzde siyasetin; kenarda gezip ortada bulunma uyanıklığı ile yürütülemeyeceği bilinmelidir.
yet Halk Partisi Kapaklı ilçe teşkilatı ikinci olağan kurulu geçtiğimiz hafta tamamlandı. Gerçekleştirilen kurulla birlikte sancılı sürecin atlatıldığı söylenemez. Çünkü geride kadın kolları yapılanması ve gençlik Kolları seçimleri var. Her ikisinin de sıkıntılı geçeceğini söyleyebiliriz.
İlçe kongresine dair izlenimlerim güzel bir demokrasi örneğinin yaşandığı yönümdedir. Bir çok kişi bunu, esen sert rüzgar, parti içi hesaplaşma ya da siyasi çatışma olarak değerlendirmiş olabilir. Ancak Eşref Kahraman adam gibi adam olmanın gereğini yaptı. Siyasetin öncelikli kazanımı olması gereken demokrasinin en güzel örneğini sergiledi. Riyakarca ifadeler yerine açık açık konuşmayı tercih ederek yeni bir çığır açtı.
Ne var ki Kahraman'ın demokratik olduğu kadar haklı olduğunu söyleyemiyorum. Çünkü delege seçimleri sonrasında olumsuzluk yaşanmadığı, etik kurallar çerçevesinde bir seçim yapıldığını ima eden kendisiydi. Aradan bir hayli zaman geçtikten sonra il ve ilçe başkanları tarafından kendisine listelerin verilmediğini, bir sandığın kısa bir müddetliğine ortadan kaybolduğu, parti içerisinde mevcut hegemonyanın bir başka oluşuma imkan tanımadığını söylemesi etik olmamıştır. Gönül isterdi ki bu isyanvari söylemlerini delege seçimleri öncesinde ya da sonrasında zaman geçirmeden hemen dile getirmiş olsaydı.
Şimdilerde benzer sıkıntı Kadın Kolları yapılanmasında yaşanmaya başlandı. Mevcut kadın Kolları yönetimi ortada bir neden yokken ve oldukça başarılıyken tasfiye edilmek isteniyor.
Kadın Kolları Başkanlığına getirilmek istenen kişiyi yönetim kadrolarında bulunan pek çok kişi tanımıyor. Başkan Mandalı ve Nalan Çolak'ın dayatması ile oluşturulması düşünülen Kadın Kolları Teşkilatı böyle bir durumda partiye hiçbir şey kazandıramayacaktır.
Eğri oturup, doğru konuşmak gerekirse hem genel seçimler hem de referandum sürecinde şayet bir zafer elde edilmişse Kapaklı Teşkilatı bunu üç beş kadının olağanüstü çalışmasına borçludur. En fazla fedakarlık yapılması gereken bir zamanda Başkan yurt dışında, Kenan Seçkin Kabe-i Muazzam'da, Nalan Çolak, Muzaffer Yıldıran ve Ender Dubaz'ın dışındaki meclis üyeleri de dinlence mekanlarında güneş banyosu yapmaktaydı. Kapaklı'yı baştan sona dolaşan, kapı kapı gezerek broşür dağıtanlar şimdilerde pabucu dama atılmak istenen kadınlardı.
Oturmak istediği koltuğu kaybedenlerin partiye ne kadar yakın olduklarının muhasebesi yapılmalıdır. Ne genel seçimler ne de referandumda bir kere olsun ortalıkta görünmeyen sözde partililere mevcut Kadın Kolları yönetimi kurban edilmemeli. Günümüzde siyasetin; kenarda gezip ortada bulunma uyanıklığı ile yürütülemeyeceği bilinmelidir.
