Güncel
Giriş Tarihi : 01-09-2016 00:05   Güncelleme : 01-09-2016 00:05

KAYMAKAM GİTTİKTEN SONRA

Mehmet Ali Gürbüz Kapaklı'dan ayrıldıktan sonra hakkında söylenenlere bakıpta gülmemek elde değil

KAYMAKAM GİTTİKTEN SONRA
Mehmet Ali Gürbüz Kapaklı'dan ayrıldıktan sonra hakkında söylenenlere bakıpta gülmemek elde değil. Mandalı'nın kendisini bir vesile ile etkisi altına aldığı söyleniyor. Buna akıllılar değil, aptallar bile güler. Mehmet Ali Gürbüz'ün maddi hiçbir şeye değer vermediğini kestiremeyenler sanırım hafif meşrep ruh hallerini o denli naif bir insanda görmek istemektedirler. Kaymakam Gürbüz Ergani'ye atanmakla  ödüllendirilmiştir. Hayati kararların alınıp uygulandığı bir ilçeye 15 Temmuz sonrasında hizmetten aciz bir idarecinin atanmasını düşünmek kişinin gölgesi ile oynamasından daha beter bir haldir. Hal böyleyken Kapaklı, çok değerli bir kaymakamı kaybetmenin hüznünü yaşaması gerekiyorken bilakis arkasından  olmadık senaryoları sahneye koymakla meşgul. Bir gerçek daha var ki o da her insanın satın alınamayacağıdır. Birileri bir metre toprak için küçülebilir,  beşinci katın üzerine bir kat daha atabilmek için eğilebilir. Her insanın bir değeri olmakla birlikte bazı kişilerin ağırlığı maddiyatla  ölçülemez. İşte Gürbüz'de bunlardan biri idi. AYIP OLARAK YETER Bazı insanları dünyaya köle olmuş kişilerle karıştırmamak gerekir. Bir hırka, bir lokmayı Allah'ın en büyük lütfü kabul edenler insanların kuş sütü eksik sofralarına, haksızlık, gözyaşı ve zulümle kazandıkları beton yığınlarına, asla değer vermezler. Kokuşmuş lokma bir tarafa,  alın terinin lezzeti derecesinde bir başka tat da bilmezler. Hatemül Asam, bir yolculuğa çıkarken eşine: -Sana ne kadar yiyecek bırakayım, diye sorar. Güçlü bir tevekküle sahip olan Hanımı:. - Yaşayacağım zaman müddetince yetecek erzak bırakırsan iyi olur, diye cevap verir. Asam: -Senin ne kadar yaşayacağını nereden bilebilirim, deyince, hanımı: -Öyleyse rızkımı ne kadar yaşayacağımı bilene havale et! Cevabını verir. Bu engin düşünceye tezat bir inanışla  hayatını idame ettirenler, rızkın Allah'tan değil de insanlar elinden sadır olduğuna iman etmiş olmalılar ki; kişiler arasında mevcut ticari ilişkilere kadar müdahil olmayı meziyet addetmektedirler. Bu acınacak hal, ayıp olarak bir insana yeter.  Ancak ayıp kavramının da insanlara özgü bir düşünce olduğu göz ardı edilmemelidir.
AdminAdmin