Eğitim
Giriş Tarihi : 13-11-2018 13:09   Güncelleme : 13-11-2018 13:09

İçten İçe Gülüyorum

İçten İçe Gülüyorum
Şu politika  ne garip bir şeymiş meğer. Bir kaç gündür devam eden aday adaylığı sürecinde tanık olduğum konuşmalar doğrusu beni hayrete düşürdü. Atını, itini nallayan sefere çıkmış. Dandanakan mı, desiniz, Ridaniye mi yoksa İstanbul'un Fethi mi bilmiyorum. Şaşırmayın canım, bazıları konuşmasının sonunda Allah kılıcınızı keskin etsin diyor ya..'! İşte buna benzer cümleleri duyup da insanların sefere çıktığını düşünmemek olmuyor. Sonra modern bir şehir panoraması  çizen aday adayları oldu. Ütopik dünyanın sınırlarını zorlayan  bir huşuyla. Adeta belediye başkan adayı değil de Çevre ve Şehircilik bakanı yetkileriyle bol keseden salvolar. Eh, bu güne kadar kim yalandan öldü ki söylediklerinizden imtina edesiniz. Esip, gürlemenin tam da sırası. Hani diyorum ki madem bu kadar eliniz bol, keseniz dolu, oldu olacak Kapaklı'ya bir de deniz getirseniz ömür boyu duacınız olurduk. Biz böylesi bol keseden vaatleri çok duyduk. Elli senedir aynı terelelli, aynı nakaratlara tanık olduk. Hizmetin, doğruluğun, hak ve hukukun emsali görülmemiş yaldızlı söyleniş biçimlerini dinledik. Gece ile gündüzü birbirine ekleyen astrologları, bir günü diğerine eş geçirmemeyi vaat etmiş şeyhülislamları tanıdık. Ama her şey cümlelerden ibaretmiş. Her şey bir yalan, her söz bir kandırmaca. Yani ben söylenenlere inanmadığım gibi söyleyenlere de içten içe kahkaha ile gülüyorum. Zaten söylenenler doğru olsaydı elli sene önce bu sözleri verenlerden bu günkü siyasilere yapacakları iş kalmazdı. Bu güne kadar politikanın pek çok tanımı yapılmış. Son günlerde yeni bir tanımı daha olduğunu öğrendim. Politika, zengin kişilerin parasını, fakir insanların ise oylarını alarak yeni bir hayat tarzı  oluşturma sanatıymış. Sanıyorum bu konuda yapılmış olan tanımların en güzeli de buydu. Ancak ben de diyorum ki politika insanları güldürme sanatıdır. Gülmek için ille de rahmetli Kemal Sunal'ın Zübük Filmini izlemeye gerek yok. Çok şükür bundan sonra izleyeceğimiz  her toplantı ya da mitingin, Yeşilçam Filmlerini aratmayacak derecede mizah içereceğini düşünüyorum. Bir kaç gün içerisinde izlediğimiz  filmleri kaçıranlar için dilerseniz küçük bir özet çıkaralım. AK Parti aday adayları Kapaklı'nın ilçe olmasına rağmen köy görüntüsünden kurtulamadığını söyleyince bir alkıştır kopuyor. Ancak yerel yönetim nedeni ile Kapaklı'lıyı köye benzeten kardeşlerim, aynı ilçeye devlet yatırımları gelmediği için ilçenin  bir mezraya döndüğünü kamufle etmeye çalışıyorlar. İşte buna benzer cümleleri duydukça içten içe gülüyor, açıkçası neşeleniyorum. Hani, 'Dinime küfreden bari Müslüman olsa' dedikleri bu olsa gerek..!
AdminAdmin