Asim YAVUZ
Gülmek mi Lazım Ağlamak mı?
İnsanımız artık açıktan açığa aptal yerine konuluyor. Artık halkın iradesinin, düşüncesinin ve duygularının hiç bir önemi yok. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğü, Çerkezköy'de yapılması planlanan Termik Santral hususunda halkın gösterdiği tepkiye karşılık, kendi lisanınca şöyle bir cevap verdi: "Trakya Bölgesinde yapılacak olan Termik Santral bölgenin hava kalitesine olumlu etkileyecektir" Edirne Valiliğine resmi cevap olarak gönderilen bu yazıyı okuduktan sonra içler acısı durumumuza gülmek mi lazım, ağlamak mı, dilerseniz ona kendiniz karar verin.
Nasıl bir sistemle yapılırsa yapılsın, adı Termik Santral olan her işletmenin kurulduğu çevreye mutlak surette ciddi zararları söz konusudur. Bu zararı çeşitli kriterlere göre kategorize edebilir, seviyesi konusunda değerlendirmelerde bulunabilirsiniz. Hatta ileri teknoloji ile imal edildiği, elektrostatik filtreler kullanıldığı için doğaya ve insana hiç zarar vermediğini de söyleyebilirsiniz. Ancak kalkıp da kurulduğu bölgede Termik santralin hava kalitesini artırdığını söylerseniz bu düpedüz Trakya İnsanını aptal yerine koymak olur.
Oysaki, Türkiye Çevre Sorunları Vakfı tespitlerine göre 100 megawatt gücünde kömürle çalışan bir termik santral bir yılda 45 bin ton Kükürt dioksit, 26 bin ton Azot oksitler, 750 ton Karbonmonoksit, 32 bin 500 ton Katı partiküller, 250 ton Hidrokarbonlar ve 5 bin 660 ton kül açığa çıkararak bulunduğu bölgede hayatı olumsuz şekilde etkiler, şeklinde verilerle meselenin gerçek yüzünü ortaya çıkarmaktadır. Bunlar hava ile alakalı veriler. Bir de Termik Santrallerde kullanılan su miktarı var ki sonuçları anlatılır cinsten değil.
Bölge insanının, yüzlerce fabrikanın filtre kullanmayıp, havaya saldığı gazlar dolayısıyla ödediği bedel çok ama çok ağırdır. Her ne kadar bazı bilgiler saklanıp, halkla paylaşılmasa da Trakya Bölgesinde her üç evden birinde bir kanser hastası bulunduğunu biliyoruz.
Bütün bu gerçeklere rağmen Termik Santral gerçeğini allayıp pullayıp zararsızlığı üzerinde politikalar geliştirmek, halk ve devlet ilişkilerinin sağlam temeller üzerine inşa edilmediğine işaret etmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı "Termik Santraller, bulundukları Bölgenin hava kalitesini artırır" ibaresini kullanmakla insanımızı aptal yerine koymakla kalmayıp aynı zamanda inandırıcılığını da yitirmiştir.
Admin