Güncel
Giriş Tarihi : 20-03-2019 20:57   Güncelleme : 20-03-2019 20:57

Pehlivan: 'Belediyecilik Anlayışımız; Hayra Motor, Şerre Fren'

Saadet Partisi Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Feti Pehlivan, Yorum Kapaklı Gazetesini ziyaret etti

Pehlivan: 'Belediyecilik Anlayışımız; Hayra Motor, Şerre Fren'
Saadet Partisi Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Feti Pehlivan, Yorum Kapaklı Gazetesini ziyaret etti. Yerel idareye dair değerlendirmelerde bulunan Feti Pehlivan,  'hayra motor, şerre fren' sloganı ile yola çıktıklarını belirterek, "Ak Parti, biz de milli görüşçüyüz şeklinde çıkışlar yaparak 17 sene iktidarda kaldı. Sonra geldiğimiz noktada hiçte Milli Görüşle alakalarının olmadığını bizzat tepede ki başkanları söylüyor. Tekrar 1994 ruhuna döneceğiz diyor. Yani 'biz ondan ayrıldık  darma dağın  olduk' diyor. Yani merkezi hükümet borçlu, belediyeler borçlu, insanlar borçlu. Geldiğimiz noktada hizmet kalitesinin düştüğü, yandaşlığın arttığını görüyoruz." dedi.   Saadet Partisi Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Feti Pehlivan, SP Kapaklı Belediye Başkan Adayı Hasan Karakoç, SP Kapaklı İlçe Başkanı Kadir Çimiç ve SP Kapaklı Belediye Meclis Üyesi Adayı Ramazan Göksu Gazetemiz Yorum Kapaklı'yı ziyaret etti. Ziyaret esnasında yerel seçimlere dair değerlendirmelerde bulunan  Feti Pehlivan, "31 Mart günü bir seçim yapılacak. Bu seçim  Mahalli İdareler seçimi olacak. Ancak temel bir cümle olarak şunu söylemekte fayda görüyorum. Türkiye yönetin bakımından üç kategoride değerlendirilebilir. Merkezi hükümet, mahalli İdareler ve muhtarlıklar. Muhtarlıklar kayıtları tutar, belediye ve merkezi hükümet bu kayıtları esas alarak hizmetleri yürütür."diye konuştu.

"RANT MERKEZLİ  YÖNETİM"

Mahalli yönetimlerin, insanın doğumu ile ölümü arasında ki  bütün işlerini görmekle yükümlü olduğunu kaydeden Pehlivan, "Bunu baz aldığımızda belediye başkanlarının uçuk kaçık vaatler yerine o beldede yaşayan insanlara hangi hizmeti getirecek, ne tür işler yapacak bunu öne çıkarması gerekir. Türkiye'de ki geleneksel algı ile rant merkezli bir yönetim sağlanıyor. Öyle olunca yandaşlık  oluşuyor. Benim adamım, senin adamın guruplaşması oluşuyor. Bu da oluşacak değerlerin belirli şahısların tekelinde toplanmasını beraberinde getirmektedir." ifadelerine yer verdi.

"RANTSAL DEĞERLERİ AYNI DEĞİL"

Pehlivan, konuşmasının devamında şunları söyledi: "Mesela Kapaklı merkezinde 5 mahalle olup bu mahallelerin rantsal değerleri aynı değil. Yani gayrimenkul açısından baktığınızda her mahallede daire fiyatlarının aynı olmadığını görürsünüz. Bu yönetimden kaynaklanan bir zaaftır. Bir mahallede daire fiyatı 150 TL diğerinde 1 milyonsa bu, iki mahalle arasında ki hizmet eşitsizliğinden kaynaklanmaktadır. Bu mahalli idarecilerin şahıs bazında imar planlaması yapmasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla o şehirde az bir insan zenginleşirken geniş toplum kesimi oluşan ranttan faydalanmamış oluyor."

"SORUMLU OLAN BELEDİYELERDİR"

Yaşam kalitesi düşük bir mahallede yaşayan çocukla yüksek olan mahallede ki çocuk arasında büyük farklar olduğuna dikkat çeken Pehlivan, "Çocuk okula gidip gelirken bile ailenin denetiminde oluyor. Bunu merkezi hükümet değil, yerel yönetimler dizayn eder. Bu sorun bire bir insanlarla ilgilenmekle çözülebilir. Yani Saadet Partisi Büyükşehir Belediye Başkanlığı olarak birinci hedefimiz mutlu aile yapısını oluşturmak olacaktır. Bir baba evinde geçim sıkıntısı çekiyor ve evinde problem yaşıyorsa bunlar çözülmeden o hanede huzur olmayacaktır. Bunlardan sorumlu olan belediyelerdir. Belediyelerin varlık sebebi budur. Sokağın, temizlenmesi ya da çöpün alınması gibi hususlar zaten belediyelerin olmazsa olmaz görevlerindendir. İnsanları bir araya topluyorsan onların işlerini de göreceksin." cümlelerine yer verdi.

"HUZURLU AİLE, MUTLU FERT"

İnsanın, beden ve ruh ikilisinden oluşan bir varlık olduğunu hatırlatan Pehlivan, konuşmasına şöyle devam etti:  "İnsanın sadece karnını doyurup sırtına bir şeyler giydirirseniz; zihni ve gönlü boşsa o insan huzurlu olmaz. Bizim yaygın kalkınma diye bir sloganımız var. Bu SP'nin temel sloganıdır. Huzurlu aile kavramında mutlu fert noktasına özellikle dokunmamız lazım.  Burada şu dört esas gündeme gelir. İş, aş, eş ve ev. Bunlar Mahalli İdarecilerin vatandaşlarına karşı 1 numaralı sorumluluklarıdır. Eğer bir insanın işi, aşı, eşi ve evi yoksa bizler neslimizi nasıl muhafaza edeceğiz? Yerel yönetimler aile Danışma Merkezleri kurmak zorundadır. Aile bir sıkıntıya düşmüşse o insanların elinden tutacak bir hizmet birimi oluşturulmalıdır."

"YANDAŞLIK ARTTI"

1989 yılında Türkiye'de 5 vilayette Milli Görüş belediyeciliği göreve getirildiğine dikkat çeken Pehlivan, "1994'de ise Türkiye nüfusunun yüzde 65'i Milli Görüş Belediyeciliği ile idare edildi. İnsanımız Milli Görüş Belediyeciliğinde bunları gördü. Ancak başka fonksiyonlar ve bir takım gelişmeler nedeniyle bundan uzaklaşıldı. Hatta Ak Parti, biz de milli görüşçüyüz şeklinde çıkışlar yaparak 17 sene iktidarda kaldı. Sonra geldiğimiz noktada hiçte Milli Görüşle alakalarının olmadığını bizzat tepede ki başkanları söylüyor. Tekrar 1994 ruhuna döneceğiz diyor. Yani biz ondan ayrıldık durum fena  oldu diyor. Sonu mu? Merkezi hükümet borçlu, belediyeler borçlu, insanlar borçlu. Geldiğimiz noktada hizmet kalitesinin düştüğü, yandaşlığın arttığını görüyoruz."

"HAZİNEYE PARA AKTARILDI"

Belediyenin çeşitli gelirleri olduğunu kaydeden Pehlivan, "Nüfus başına İller Bankasından gelen ve kendi bünyesinde vergilerden topladığı gelir var. Bu paralarla hizmetlerini yürütür. Bu 2 ayaktır. Milli Görüş Belediyeciliğinde 3 ayak vardır. Bunun 3. ayağı yerel kalkınmanın modellenmesi ve hayata geçirilmesidir. 1989 Yılında Temel Karamollaoğlu Sivasta Belediye Başkanlığı yaparken çok göç veren Sivas'ta göçü önlemiştir. Yerel kalkınma çalışmalarını başlatarak 26 tane fabrika kurdu. Göç ortadan kaldırıldı  ve bir gelir oluşturuldu. Konya'da da model bir çalışma gerçekleştirildi. Yapılan  harcamalardan daha çok kasada para birikti. Türkiye'de ilk defa bu belediyenin parası devlet hazinesine aktarıldı." dedi.

"MERALAR ISLAH EDİLMELİ"

Tekirdağ'ın 10 bin kilometre kareden fazla toprağı olduğunu ifade eden Pehlivan, konuşmasını şöyle noktaladı: "Bunun ekonomiye katkısı  % 12.  İstihdam oranı % 39. Yani tarım alanı az değer üretiyor ama bunu çok fazla insan kullanıyor. Bir dengesizlik var. Buradan çıkan dengesizliği Büyükşehir Belediye Başkanlığı  planlamayla ortadan kaldırabilir. Daha önce İl Genel Meclisi vardı. Büyükşehir yasasıyla bunlar Büyükşehre geçti. 352 köy mahalleye dönüştü. Bu köylerin sosyal yapıya kavuşturulması ve huzur içerisinde geçinebilmesi lazım. Bunun içinde bir çalışma gerekiyor. Mesela bizim yüzey sularımız denize akıyor. Bunları kullanamıyoruz. Bunları kullanmak için uygun yerlere barajlar yapılması gerekmektedir. Bu ziraatı ve hayvancılığı destekleyecek bir esastır. Toraklarımızın % 14'ü orman, % 16 sı mera. Meraların ıslah edilerek hayvancılığa katkı sağlar duruma getirilmesi gerekmektedir.
AdminAdmin