Köprünün Altından Çok Sular Geçti
S
Siyasiler, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumu umursamaksızın, insanımızın dikkatini yerel seçimler üzerinde toplamaya çalışıyor. Özellikle Devlet Bahçeli'nin alışılagelmiş bu gibi çıkışlarının halk tarafından olumlu karşılanacağını düşünmek mantık kurallarıyla pek bağdaşmıyor. Çünkü insanımızın alım gücü son derece azalmış olup, yarınların nasıl olacağı konusunda ki belirsizlik katlanarak devam ediyor. Böylesine zorlu bir sürecin yaşandığı bir zamanda halkın sefaletine ortak olmak yerine ittifaklardan bahsetmenin mantığı elbette ki olamaz.
Cumhur ittifakının şimdiye kadar olduğu gibi yerel seçim sürecinde de çizeceği pembe tablolarla 30 büyükşehir, 51 il ve 919 ilçe belediyesini kazandığını varsayalım.
Bu sonuç insanımızın bir türlü içinden söküp atamadığı yarın endişesini silmeye yetecek mi?
Hem genel hem de yerel yönetimin tek bir parti elinde olması avantajı ile insanımız kışın evini zorlanmadan ısıtıp, çocuğunun kaliteli bir eğitim almasını sağlayabilecek mi?
Bu bir hayal. Hadi bunu geçelim. Peki insanımız bin 650 lira ile mutfağında tencere kaynatıp, ayda bir kere olsun hastalıksız et tüketebilecek mi?
Ya da dün 7 liraya aldığı domatesi, 2 buçuk liraya aldığı patatesi ertesi gün aynı fiyata sofrasına koyabilecek mi?
Bunlar basit hesaplar değil mi? Evet basit olmasına basit ancak geçinmenin imkansız hale geldiği bir dönemde tatil hesapları, yurtdışı gezileri yada ulaşılması imkansız menülerden bahsetmek taktir edersiniz ki insanımızı hafife almak olur.
Gönül isterdi ki bu derce dibe vurmuş bir ekonomi insanımızı kasıp kavururken Devlet Bahçeli, iktidar partisine çıkış konusunda çeşitli öneriler getirebilmiş olsaydı. Ne kadar süreceği belli olmayan ekonomik çıkmaz konusunda hükümete bir reçete sunmuş olsaydı.
Bunu yapmak yerine, Bahçeli'nin Cumhurbaşkanlığı sistemine uygun yerel yönetimler oluşturma çabası ve ittifak formülleri sunma konusundaki heyecanını anlamak hakikaten zor.
İşin en ilginç tarafı Bahçeli, yerel seçimlerde ittifak olmayacağını anlamak istememektedir. Hele hele milletin karnını doyurabilmekte zorlandığı, her ay elektrik, doğalgaz ve akaryakıta zam yapıldığı bir dönemde ittifak formüllerine milletin kulaklarını tıkadığını görmek istemiyor.
Devlet Bahçeli görmüyor olsa da seçmen, baskın genel seçim sonrasında köprünün altından ne renkte ve ne kadar çok suyun akıp gittiğini gayet iyi biliyor.
Admin