Güncel
Giriş Tarihi : 19-10-2017 17:07   Güncelleme : 19-10-2017 17:07

GÜZELİM TÜRKÇE'YE YAZIK  

Son zamanların moda deyimi haline gelen “bayrak dikme” cümlesine temas etmeden geçmenin  doğru olmayacağını düşünüyorum

GÜZELİM TÜRKÇE'YE YAZIK  
Son zamanların moda deyimi haline gelen “bayrak dikme” cümlesine temas etmeden geçmenin  doğru olmayacağını düşünüyorum.  Siyasilerimizin bazıları üniversite bitirmiş olsa da hala elifi mertek olarak algılamaktan kendilerini kurtaramamışlar.  Hadi canım ne üniversitesi, adam beş fakülte bitirse ne çıkar, üzerinden cehalet dökülüyor da diyebilirsiniz bu da bizim eğitim sistemimizin bir başka çarpıklığı. Mevzuya gelirsek, bayrak dikme  cümlesinin iki hususta yanlış olduğunu ifade etmek durumundayız. Bunlardan birincisi bayrak ulusların özgürlük sembolüdür. Bir milletin uluslar arası düzeyde var olduğunun tescilidir. Bunun dışında kalan kurum, kuruluş, siyasi oluşum, birlik ve gurupları sembolize eden şeylere  flama denir. Yani bu amblemleri taşıyan bez parçalarına bayrak denemez. Şayet deniyorsa bu da hatip olduğunu zannedenlerin cehalet vesikasıdır. Gelelim bu cümlenin delalet ettiği diğer  yanlışa. Bir siyasi partinin  henüz belediye başkanlığı yönetimini devralmadan çatısına kendi bayrağını dikeceğini beyan buyurması hayalin gerçek olması durumunda söz konusu belediyenin belirli bir kesime hizmet edeceği manasına gelmektedir. Oysaki belediyeler diğer siyasi partilerinde ortak fikirleri ve kararlarıyla birlikte yürütülen kuruluşlardır. Bir siyasi partinin belediyenin çatısına partimizin bayrağını dikeceğiz demesi o siyasi partinin yerel manada iktidar olması durumunda kendileri gibi düşünmeyenlere hizmet vermeyeceğine delalet eder. Yanlış olan bu cümleyi muhalefet parti sözcülerinin kullanmasını  az da olsa anlayabilirim fakat bunu iktidar partisi mensupları söylüyorsa o zaman benim de kendilerine soracağı bazı sorularım olacaktır elbette. Soru bir: -Bu güne kadar Ankara gibi bir velinimete ve üç tane milletvekiline  sahip olmanıza rağmen yaşadığınız bu ilçeye üç sene zarfında hangi hizmeti getirdiniz? Soru iki: -İnsanların aşı ve işi ile uğraşacak kadar kin ve nefretin esiri olmuş birilerinin belediyeye flama dikmesi durumunda farklı düşünceye sahip insanlar,  bu belediyenin hizmetlerinden faydalanabilecek mi?             Soru üç:             -Bu güne kadar  üzerinden yürüyüp sonrada temeline dinamit koyduğunuz köprüleri yeniden  inşa edebilecek misiniz?             Soru çok, cevap veren yok. Mesele çok, çözüm üreten yok. Sadece laf. Lafta yerli yerinde ve kurallarına göre söylense amenna. Artık biz sorunların çözülmesinden ve halka hizmet getirilmesinden ümidimizi çoktan yitirdik.  Bari güzelim Türkçemiz birilerinin yozlaşmış siyaset anlayışına kurban gitmese.  Flama ile bayrak, bakmakla görmek, hizmet ile zimmet, hayal ile hakikat, abtal ile aptal  birbirine karıştırılmasa bunu da gelişmişlik adına bir ivme kabul edeceğiz.   Asim YAVUZ
AdminAdmin