EVET/HAYIR TARTIŞMASI GERİDE KALMALI, MESELELERE ODAKLANILMALI
Referandum sonrasında açıklamalarda bulunan Saadet Partisi Tekirdağ İl Başkanı Feti Pehlivan, evet, hayır çekişmelerinin bir kenara bırakılarak ülke meselelerine eğilmek gerektiğini belirtti
EVET/HAYIR TARTIŞMASI GERİDE KALMALI, MESELELERE ODAKLANILMALI
Referandum sonrasında açıklamalarda bulunan Saadet Partisi Tekirdağ İl Başkanı Feti Pehlivan, evet, hayır çekişmelerinin bir kenara bırakılarak ülke meselelerine eğilmek gerektiğini belirtti. Feti Pehlivan, " Uzun zamandır ülkemizi meşgul eden yönetim sisteminde bir değişikliği içeren halk oylaması dün yapıldı.Henüz kesinleşmemiş olsa da bu değişiklik teklifinin kabul edildiği anlaşılıyor. Toplumun yarıdan fazlası bu metnin kabulü istikametinde oy kullandı. Ancak yarısına yakın bir kısmı da bu metni tasvip etmediğini ilan etti. Hukuken bu sistem değişikliği kabul edilmiştir. Herkesin bu sistem değişikliğine razı olması icap eder. Herhangi bir şekilde verilen bir kararı sorgulamak veya bunun üzerinde tereddütler doğuracak tavırlar sergilemek bize yakışmaz” dedi.
"ÜLKENİN DAHA BÜYÜK MESELELERİ VAR"
Evet/Hayır tartışmasının geride bırakılması gerektiğine işaret eden Saadet Partisi Tekirdağ il Başkanı Pehlivan, "Ülkenin daha büyük meseleleri var. Tartışmaları bir kenara iterek bu meselelere odaklanmamız gerekir. Saadet Partisi olarak ortaya koyduğumuz tavrın topluma önemli ölçüde etki ettiğini gözlemledik. Biz milletimizi kendi tercihini yapmadan önce düşünmeye davet ettik ve milletimizin de düşünmeye başlamış olduğunu görmekten çok büyük memnuniyet duyuyorum. Ben adım adım ülkemizdeki seçmenin daha da şuurlu davrandığını görmekten de memnuniyet duyuyorum” diye konuştu.
"HAYIR VERENLERİN HAKLARI DA KORUNMALI"
Pehlivan, çıkan sonuca herkesin saygı duyması gerektiğini belirterek, "Bu aşamadan sonra iktidara daha büyük sorumluluklar düşüyor. "Saadet Partisi’nin sonuçlara önemli ölçüde etkisi olduğunu, ülkemizde seçmenin daha da şuurlu davrandığını görmekten memnuniyet duyuyorum. Tabi, evet oyları verenler kadar hayır oylarını verenlerin de haklarının korunması gerekmektedir." ifadelerine yer verdi.
"HUKUKEN KABUL EDİLMİŞTİR"
Referandum sürecinin toplumu uzun süredir meşgul ettiğini kaydeden Pehlivan, "Ortaya çıkan sonuca göre millet bu değişiklik teklifini kabul etmiştir. Uzun zamandır ülkemizi meşgul eden yönetim sisteminde bir değişikliği içeren halk oylaması henüz kesinleşmemiş olsa da bu değişiklik teklifinin kabul edildiği anlaşılıyor. Toplumun yarıdan fazlası bu metnin kabulü istikametinde oy kullandı. Ancak yarısına yakın bir kısmı da bu metni tasvip etmediğini ilan etti. Hukuken bu sistem değişikliği kabul edilmiştir. Herkesin bu sistem değişikliğine razı olması icap eder. Herhangi bir şekilde verilen bir kararı sorgulamak veya bunun üzerinde tereddütler doğuracak tavırlar sergilemek bize yakışmaz” şeklinde konuştu..
"TOPLUMSAL MUTANAKAT METNİDİR"
Propaganda sürecinde ortaya konulan tavırların aksine toparlayıcı bir dilin kullanılmasını sürekli telkin ettiklerini ifade eden Pehlivan, “Ancak baştan beri ifade ettiğimiz gibi anayasalar, bir yasa olmayıp, toplumsal mutabakat metinleri olmalıdır. Bu konuda tam olarak bir mutabakat tesis edilmemiş olması bundan sonra yürütmeyi daha çok düşünmeye sevk etmeli. Toplumun geri kalan kısmını kucaklamak için çok daha büyük gayret sarf etmelidir” diye konuştu.
"PROBLEMLER SÜRATLE ÇÖZÜLMELİ"
Ülkenin daha büyük sorunlar ile karşı karşıya kaldığını ifade eden Pehlivan, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Biz bütün çalışmalarımızda evet mi hayır mı meselesinin üzerinde durmaktan çok ülkemizin karşı karşıya olduğu problemler üzerinde durduk. Şimdi hükümetten, Sayın Cumhurbaşkanı’ndan bu problemleri süratle çözülebilmesi için gerekli adımların atılmasını bekliyoruz"
İsrail ve ABD'nin oyunlarına alet olunmaması gerektiğini hatırlatan Pehlivan, "Nasıl ki içerde bir çekişme kamplaşma olmaması için çok büyük çaba sarf ettiysek bu bölgede maalesef hesapları olan bu bölgeyi fiilen karıştırmak isteyen, bu bölgeyi küçücük kabile devletlerine bölmek isteyen emperyalist zihniyetle de tutarlı bir şekilde mücadeleye ihtiyacımız var. Avrupa Birliği’nin karşısındayız.Şimdi hükümetin AB ile kavga etmeden bu süreçten nasıl çıkılacağını planlaması icap eder. Bize zarar verecek olan tavırlardan kaçınılması icap eder. Israrla bu bölgede Amerika ve İsrail’in sinsi değil çok açık emellerinin olduğunu bildiğimiz için onlarla birlikte hareket etme noktasında çok titiz davranmamız icap eder. Onların planlarına oyunlarına alet olmamamız icap eder. Biz etkili olmak istiyorsak da mutlaka bizimle şahsi menfaat çelişkisi olmayan ülkelerle işbirliğine ihtiyacımız var” değerlendirmelerinde bulundu.
"İŞSİZLİK YÜKSELDİ, TARIM İHMAL EDİLDİ"
Türkiye’nin bölgesinde güçlü bir ülke olabilmesi için sistemden daha çok ekonomi ve sanayiye eğilmesi gerektiğini kaydeden Pehlivan sözlerini şöyle noktaladı: "Türkiye’nin bu bölgede etkili olabilmesi için ekonomik ve sanayi yönden güçlü olması gerekir. Israrla bunun üzerinde durduk.Bu sahada yapılacak yatırımlar bir süreç gerektirir. Ona başlanması gerekir. İşsizlik derdimiz çok ciddi, dış ticaret açığından doğan problemimiz çok ciddi. Bu sürekli olarak büyürse biz kendi başımıza politika izleme gücünü kaybetmiş oluruz. Bu sahada hem Sayın Cumhurbaşkanı’ndan hem hükümetten çok ciddi adımların atıldığını görmek istiyoruz. Ekonomi ihmal edilemez. Anadolu’nun özellikle doğu kesimi. Samsun-İskenderun hattının doğusu tamamen boşaldı, fabrikalar yıkıldı yenisi gelmedi.İşsizlik yükseldi, tarım ihmal edildi, hayvancılık ihmal edildi, göç arttı. Bu meselelerin süratle yeniden ele alınmasa gerektiğine inanıyoruz”
Admin
