Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Başkanlığı tarafından 8 Mart Dünya kadınlar Günü nedeni ile kahvaltı programı düzenlendi
Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Başkanlığı tarafından 8 Mart Dünya kadınlar Günü nedeni ile kahvaltı programı düzenlendi. Programda konuşan Kadın Kolları Başkanı Mediha Uğurlu, kadının ayak seslerinin duyulmadığı, eliyle yoğurmadığı hiçbir mücadelenin başarıya ulaşmadığını belirterek "Kadın gördüğü şiddetle, uğradığı haksızlıklarla, çileli koşullarıyla değil, toplum içindeki başarısıyla, fedakar duruşuyla, yeni nesillerin yetişmesindeki olmazsa olmazlığıyla anılacağı bir Türkiye için çalışıyoruz"dedi.
CHP kadın Kolları Başkanlığı tarafından İstasyon Cafe'de düzenlenen programa CHP Kapaklı Kadın Kolları Başkanı Mediha Uğurlu, Kapaklı Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Arzu Özdemir, CHP Kapaklı Gençlik Kolları Başkanı Değer Koç, CHP 26. Dönem Milletvekili Adayı Arzu Mandalı Sucu ve partili kadınlar katıldı. Programda konuşan Kadın Kolları Başkanı Mediha Uğurlu 1857 yılı Mart ayının 8'inde iyileştirilmiş çalışma şartları isteyen ve çalıştıkları fabrikada çıkan yangın sonucunda hayatını kaybeden 129 işçi kadını hüzünle andıklarını belirtti. Başkan Uğurlu "Bugün bütün dünyada Kadınlar Günü olarak kutlanan, bizim ise siyasal duruşumuzla yoğurarak Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutladığımız 8 Mart; 1857 yılında 129 kadın işçinin çıkan yangın sonucunda hayatını kaybetmesi sonrasında kadınlara özgü bir gün olarak belirlenmiştir. Daha iyi çalışma şartları isteyerek greve başlayan, sayıları kırk bini bulan emekçi kadınlarımızı manevi şahıslarında selamlıyoruz. Bu grev sırasında o fabrikada çıkan yangın nedeniyle can veren 129 kadın işçiyi hüzünle anıyoruz." İfadelerine yer verdi.
"ULU ÖNDERİ MİNNETLE ANIYORUZ"
Ülkemizde 8 Mart'ın Dünya kadınlar Günü olarak kabul edilişine temas eden Uğurlu, "
Ülkemizde kadının çağdaş ve özgür bir birey olması konusunda öncü olan Kurucu Genel Başkanımız Mustafa Kemal Atatürk’ün 1923 yılının 1 Mart’ında Latife Hanım’ı yasama dönemi açılışı nedeniyle yapılan oturumu izlemesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne getirerek o dönemin koşullarında nasıl bir çığır aştığını hatırlıyoruz. Yine 1935 yılı 1 Mart’ında Türkiye Büyük Millet Meclisi 5. Dönemi çalışmalarına başlarken ilk kez 18 kadının milletvekilinin meclis sıralarında yer aldığını biliyor ve dev adamları atan Ulu Önderimizi şükran ve minnetle anıyoruz." Diye konuştu.
"
ÇABAMIZ KADININ TAÇLANDIRILMASI İÇİNDİR"
Kadın gördüğü şiddetle, uğradığı haksızlıklarla, çileli koşullarıyla değil, toplum içindeki başarısıyla, fedakar duruşuyla, yeni nesillerin yetişmesindeki olmazsa olmazlığıyla anılacağı bir Türkiye için çalıştıklarını kaydeden Uğurlu, "Tüm çabamız kadınların insan hakları temelinde siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesi, toplumun bu gelişimi benimsemesi ve içselleştirmesi, bu değişim ve gelişimin de kadının ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarıyla taçlandırılması içindir." İfadelerini kullandı.
"ÜLKEMİZ ZORLU DÖNEMDEN GEÇİYOR"
Programda konuşan CHP 26. dönem milletvekili adayı Arzu Mandalı Sucu, her günün kadınlara özgü olduğunu ancak 8 Mart gününün biraz daha özel olması adına bir araya geldiklerini ifade ederek "Yaşadığımız bölge çok hızlı gelişiyor ve Türkiye’nin her yerinden göç alıyor. Kapaklı Türkiye’nin küçük mozaiği gibi. Bu kaynaşmanın en büyük yapı taşı ise kadınlardır. Bu ülke kadınların sayesinde yükseldi. Cumhuriyet kurulurken de yeniliklere ilk kadınlar sahip çıktı. Ancak bu günlerde ülkemiz zorlu bir dönemden geçiyor. Kadınlarımız katlediliyor. Erkekler fiziksel olarak bizden daha güçlüler fakat zihinsel ve duygusal olarak erkeklerden daha önde olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü tehlikeyi ilk biz fark ediyoruz." diye konuştu.
"HEPİMİZİN SAVAŞI"
Sosyal hayatta kadının çeşitli sıkıntılarla karşı karşıya bulunduğunu söyleyen Sucu sözlerini şöyle noktaladı: "Biz kadınlar sokakta rahat yürüyemiyor, toplu taşıma araçlarını rahatça kullanamıyoruz. Özel aracımızı kullanırken bile huzursuzluk yaşıyoruz. Akşam dışarı çıkarken korkuyoruz. Bu nedenle hayatımız kısıtlı. Hayatımızın daha az kısıtlandığı, daha özgür, daha adil dünya için bu savaşı kazanacağımızı umuyorum. Bu savaşta bizleri yalnız bırakmayın. Çünkü bu savaş her hepimizin savaşı. Bu iş bayrak savaşı. Lütfen bu bayrağı yere bırakmayalım."
